Muhtemelen yeterli enerjiniz varmış gibi hissetmediğinizi fark etmişsinizdir. Hayattan zevk almak zor olsa da, enerji eksikliği yeterli kalori almadığınızın büyük bir işaretidir. Ayrıca, kaloriler vücudun yakıtıdır, bu yüzden boşuna koşarsan, zevk aldığın şeyleri yapmak için enerjin olmayacak. İşte yeterli kalori almadığınızın bazı işaretleri.
Tükenmişlik
Yeterince kalori almadığınızda, vücudunuz yorgun hissetmeye başlayacak ve enerjisi tükenecektir. Fiziksel aktivitelere katılmak veya sadece hayattan zevk almak istiyorsanız, bu sizi zayıflatabilir. Vücudun karbonhidratlar tarafından sağlanan yakıt olarak yakılması için kaloriye ihtiyacı vardır. Kalori alımını kısıtlayan bir diyet de yorgunluğa neden olabilir. Bu nedenle, enerji seviyenizi yüksek tutmak için bol miktarda kalori tüketmek önemlidir.
Ayrıca, yetersiz beslenme dehidrasyon ve susuzluk gibi çeşitli sorunlara yol açabilir. Yeterince yemediğinizi düşünüyorsanız bir sağlık uzmanına, beslenme uzmanına veya spor diyetisyenine danışın. Ayrıca enerji seviyelerinde azalma ve iştah artışı gibi yetersiz yeme belirtilerine de dikkat etmelisiniz. Ayrıca ne kadar ve ne sıklıkta yemeniz gerektiğini belirlemek için iştahınıza da dikkat etmelisiniz.
Sağlık uzmanınız yorgunluk belirtilerini değerlendirecek ve bir neden olup olmadığını belirleyecektir. Doktorunuz sizden bir günlük tutmanızı veya yorgunluk seviyenizi değerlendirmenizi isteyebilir. Kan testleri, anemi, enfeksiyon ve yorgunluğa neden olabilecek diğer durumların belirlenmesine yardımcı olabilir. Altta yatan nedeni yönetmek, yorgunlukla mücadele etmenin en iyi yoludur. Anemi ve hipotiroidizm için mevcut tedaviler vardır, ancak diğer nedenlerin bireysel olarak yönetilmesi gerekir.
Kansere bağlı yorgunluk, sıradan yorgunluktan daha ciddi bir durumdur. Felç edici olabilir ve normal günlük işleri yapmayı zorlaştırabilir. Genellikle uyarı vermeden aniden ortaya çıkar. Nedeni bilinmemektedir ve hasta iyileşme sırasında kendini daha iyi hissedebilir, ardından tedaviden sonra tekrar yorgunluk yaşayabilir. Kalıcı yorgunluğunuz varsa tıbbi yardım almanız önemlidir. Yorgunluktan kaçınmak için yeterince yemek önemlidir.
Saç Kaybı
Saç dökülmesi, özellikle mikro besinler, protein ve demir gibi yetersiz beslenmenin doğrudan bir sonucu olabilir. Çok fazla protein ve demir de saçın sağlığına müdahale edebilirken, herhangi bir besinin çok azı aslında saç dökülmesi riskinizi artırabilir. Saç dökülmesi genellikle yaş, genetik ve stres gibi birçok faktörle ilişkilidir. Genetik ve aile öyküsü, diyetten daha büyük bir etkiye sahip olabilir.
Biyotin açısından zengin bir diyet saç büyümesini teşvik edebilir ve kırılgan tırnakları önleyebilir. Bir çalışmada, kadınların yüzde 36’sı biyotin eksikliği bildirdi. Biotin yumurta, somon ve bademde bulunur. Mercimekte bulunan folik asit, cilde ve saç derisine oksijen sağlayan kırmızı kan hücrelerinin yenilenmesine yardımcı olur. Bu besinler açısından zengin bir diyet de saç büyümesini teşvik edebilir. Yeterince yemek yememek saç dökülmesine neden olabilirken, sağlıklı bir diyetle de önlenebilir.
Demir eksikliği dünya çapında saç dökülmesinin en yaygın nedenidir, ancak bir kişinin demir alımının derecesi belirlenmemiştir. Bazı risk faktörleri arasında H2 blokerleri, anoreksi ve adet kan kaybı bulunur. Çinko eksikliği daha az yaygındır, ancak zayıflamış bağışıklık sistemi işlevi ve artan anoreksi riski ile ilişkilidir. Çinko eksikliğiniz olabileceğinden şüpheleniyorsanız, çinko eksikliğiniz olabileceğinden bir doktora danışmanız önemlidir.
Demir Eksikliği ve Belirtileri
Tırnaklarınız kırılgansa, yeterince demir almıyor olabilirsiniz. Ciddi bir demir eksikliği, koilonychia olarak da adlandırılan bu oyuk tırnaklara neden olabilir. Bu sırtları fark ederseniz, susuz kalmış olabilirsiniz. Yeterince demir aldığınızdan emin olmanız önemlidir, çünkü eksiklik yorgunluk, halsizlik ve diğer semptomlara yol açabilir. Bu belirtilere sahipseniz bir doktora görünün.
Tırnaklar proteinden yapılır, bu nedenle bu vitamindeki bir eksiklik tırnaklarınızın büyümesini ve günlük aktivitelere dayanma yeteneklerini etkiler. Bir vejetaryen veya vegan, tırnaklarının zayıf veya pul pul olduğunu fark edebilir. İyi bir protein kaynağı yulaf ve baklagildir. Yeterince protein yemediğinizden endişeleniyorsanız, vegan veya vejeteryan beslenmeyi deneyin.
Düşük Vücut Isısı
Kendinizi sürekli üşüyorsanız, yeterince yemek yemiyor olabilirsiniz. Düşük kalorili diyetler vücudumuzu enerjiden mahrum bıraktıkları için kendimizi gereğinden fazla üşümemize neden olur. Bu aynı zamanda zayıf vücut ısısı düzenlemesine de yol açar. Hayvan çalışmaları, düşük vücut ısısını koruyan insanların daha uzun yaşadığını göstermiştir. Bu yüzden kalorilerle dolu dengeli bir diyet yemek önemlidir. Kilo vermek istiyorsanız, önerilen günlük kalori alımını tükettiğinizden emin olun.
Normal vücut ısısı 97 ila 99 derece Fahrenheit’tir. Eğer üşüyorsanız ve ateşiniz sürekli olarak bunun altındaysa, bu bir hipotermi belirtisi olabilir. Tıbbi bir acil durumdan muzdarip olmadığınızdan emin olmak için derhal sağlık uzmanınıza danışın. Vücut sıcaklığınız sürekli olarak düşükse, hemen tıbbi yardım almalısınız. Düşük vücut ısısı, şok veya bilinç kaybıyla sonuçlanabilecek tıbbi bir durum olan hipoterminin bir uyarı işaretidir.
Düşük vücut ısısı metabolizmanızı yavaşlatır ve bu da yiyecekleri enerjiye dönüştürür. Bu, aksi halde yapacağınızdan 130 daha az kalori yakacağınız anlamına gelir. Hamilelikten kaçınmaya çalışıyorsanız, kalori alımınızı artırmanız gerekebilir. Soğuk iklimlerde, kalori alımınızı artırmanız gerekebilir. Sıcak kalmaya çalışıyorsanız, yeterli kalori almıyorsunuz. Bu sizi kısır yapabilir.
Yeterince yemediğinizde, vücudunuz otomatik olarak tepki verecektir. Yorgun, bitkin ve baş dönmesi hissetmeye başlayacaksınız. Vücut olması gerektiği gibi çalışmayabilir ve çekirdek vücut ısınız düşük olabilir. 95 derece Fahrenheit çekirdek vücut sıcaklığı potansiyel olarak ölümcüldür. Sıcaklık çok düşerse kalp ve solunum sistemleriniz bozulabilir. Araştırmalar ayrıca kalori kısıtlamasının hayvanlarda uzun ömürlülüğü artırdığını göstermiştir.
Bilinç Kararması
Sık sık beyin sisi nöbetlerinden muzdarip olanlar, büyük olasılıkla sağlıklı kalmak için ihtiyaç duydukları besinleri almıyorlar. Besin eksikliği geliştirme riskinizi azaltmanın yanı sıra, belirli besin maddelerinde düşük bir diyet, beyin sisinin etkilerini kötüleştirebilir. Örneğin, antioksidanlarda düşük bir diyet, hafızanın bozulmasına neden olabilir. Bununla birlikte, antioksidanlar, omega-3 yağ asitleri, folat ve diğer besinler açısından zengin gıdaları tüketmek aslında bilişsel gerilemeyi önleyebilir.
Hangi yiyeceklerin beyin sisine katkıda bulunduğunu belirlemek zor olsa da, en yaygın suçluyu çözmek o kadar da karmaşık değil. Beyin yakıt olarak glikoz kullanır ve rafine karbonhidratlar beyin aktivitesi için uygun enerjiyi sağlamaz. Yani beyniniz yakıta ihtiyaç duyduğunda, bir glikoz patlaması yaşar, ancak yeterli değildir. Bu daha sisli bir zihinle sonuçlanır. Ayrıca baş ağrısına, görme sorunlarına ve mide bulantısına neden olabilir.
Diyet beyin sağlığı için çok önemlidir, bu nedenle besin açısından zengin çeşitli yiyecekleri yemek çok önemlidir. Beynin düzgün çalışması için D vitamini de dahil olmak üzere çeşitli vitamin ve besinlere ihtiyacı vardır. Vitamin B12 kırmızı kan hücrelerinin korunması için önemlidir ve eksiklik bilişsel işlevi etkiler. D vitamini eksikliği de beyin sisi için bir faktördür. Azalan D vitamini seviyeleri, azalmış bilişsel işlev ile ilişkilidir. Bu bariz beslenme eksikliklerine ek olarak, tanımlanamayan bir gıda intoleransı kafada buğuya neden olabilir. Gluten intoleransı başka bir olasılıktır. Glutensiz bir diyet yapmak, bir gıda alerjisinin suçlanıp suçlanmadığını belirlemenin harika bir yoludur.
Yeterince yemiyorsanız, beyin sisi yeterince yemediğinizin bir işareti olabilir. Bu bozukluk, odaklanma ve performans eksikliğine yol açarak hızlı ve net düşünmeyi gerektiren görevleri tamamlamayı zorlaştırabilir. Araştırmacılar, beyin sisinin beyindeki düşük seviyeli kronik inflamasyondan kaynaklandığına inanıyor. Neyse ki, beyin sisi tedavisi, temel nedenin ele alınmasını içerir. Bu sadece semptomları hafifletmekle kalmaz, aynı zamanda zihinsel netliği de geliştirebilir.
Yorum Yok